Boşanma süreçleri, özellikle de çekişmeli olduğunda, taraflar için hem duygusal hem de hukuki açıdan oldukça yıpratıcı olabilir. Bu süreçlerde iddiaların ispatı büyük önem taşır ve teknolojinin gelişmesiyle birlikte dijital delillerin rolü giderek artmaktadır. Özellikle aldatma (zina) şüphesi veya iddiasının bulunduğu boşanma davalarında, eşlerin sıkça başvurduğu veya merak ettiği konulardan biri de HTS (Historical Traffic Search / Geçmiş Trafik Araması) kayıtlarının delil olarak kullanılıp kullanılamayacağıdır. “Eşimin telefon görüşme dökümlerini mahkemeden isteyebilir miyim?”, “HTS kayıtları aldatmayı ispatlar mı?” gibi sorular, bu tür davalarda sıklıkla gündeme gelir. Aile Hukuku alanındaki derin uzmanlığıyla tanınan Avukat Aydın Aydar, bu hassas ve teknik konuya ışık tutarak, HTS kayıtlarının boşanma davalarındaki yerini ve hukuki geçerliliğini detaylı bir şekilde ele alıyor. Aydın Aydar‘ın analizleri, bu konuda doğru bilgiye ulaşmak isteyenler için kritik bir rehber niteliğindedir.
HTS Kaydı Nedir ve Boşanma Davaları Açısından Neden Önemlidir?
Öncelikle HTS kaydının ne anlama geldiğini netleştirmek gerekir. Avukat Aydın Aydar‘ın da belirttiği gibi, HTS kayıtları, telefon görüşmelerinin veya mesajlaşmaların içeriğini göstermez. Bu kayıtlar, belirli bir telefon hattının belirli bir zaman dilimindeki iletişim trafiğini gösteren teknik verilerdir. Peki, neler bulunur bu kayıtlarda?
- Arayan numara
- Aranan numara
- Aramanın veya mesajın tarihi ve saati
- Görüşmenin süresi
- Sinyal alınan baz istasyonu bilgileri (yani arama sırasında telefonun yaklaşık olarak nerede bulunduğu)
Aydın Aydar, HTS kayıtlarının içeriği değil, metadata’yı (üst veri) içerdiğinin altını çizer. Boşanma davalarında, özellikle sadakat yükümlülüğünün ihlali (aldatma) iddialarında, taraflar bu kayıtları talep ederek şüpheli görülen üçüncü kişilerle yapılan görüşmelerin sıklığını, süresini ve zamanlamasını ortaya koymayı veya eşlerin belirli zamanlarda aynı lokasyonda bulunduğunu ispatlamayı amaçlarlar. Aydın Aydar, bu kayıtların, iddiaları destekleyici önemli bir araç olabileceğini ifade eder.
Boşanma Davasında HTS Kayıtları Mahkemeden İstenebilir Mi? Yasal Dayanak Nedir?
Gelelim en kritik soruya: Boşanma davası sürerken mahkeme aracılığıyla HTS kayıtları istenebilir mi? Avukat Aydın Aydar, bu sorunun cevabının “evet, belirli şartlar altında istenebilir” olduğunu belirtir. Ancak bu talebin otomatik olarak kabul edileceği anlamına gelmez.
Talep Süreci ve Koşullar
HTS kayıtları, kişisel veri niteliğinde olduğu için, taraflar doğrudan GSM operatörlerinden bu bilgileri alamazlar. Bu kayıtların temini ancak mahkeme kararı ile mümkündür. Davanın tarafı olan eş, aldatma iddiasını güçlendirmek amacıyla, şüphelendiği üçüncü kişinin numarası ile kendi eşinin numarası arasındaki iletişim trafiğinin veya belirli tarihlerdeki konum bilgilerinin (baz istasyonu verileri) ilgili GSM operatöründen istenmesini mahkemeden talep edebilir. Aydın Aydar, bu talebin soyut iddialara değil, belirli bir vakaya (örneğin, zina iddiası ve şüphelenilen kişi) dayanması gerektiğini vurgular. Hakim, talebin dava ile ilgili olup olmadığını, iddianın ispatı için gerekli olup olmadığını ve ölçülülük ilkesini gözeterek talebi kabul veya reddedecektir. Aydın Aydar, hakimin takdir yetkisinin bu noktada önemli olduğunu belirtir.
HTS Kayıtları ve Özel Hayatın Gizliliği Arasındaki Hassas Denge
HTS kayıtlarının istenmesi, Anayasa ile güvence altına alınan özel hayatın gizliliği ve haberleşmenin gizliliği ilkeleriyle doğrudan ilişkilidir. Avukat Aydın Aydar, bu noktada bir çatışma yaşandığını ifade eder: Bir yanda evlilik birliğinin temelini oluşturan sadakat yükümlülüğünün ihlali iddiasını ispatlama gerekliliği, diğer yanda kişilerin özel iletişim bilgilerinin korunması hakkı.
Yargıtay Kararları Ne Diyor?
Yargıtay’ın yerleşik içtihatları, bu dengeyi kurmaya çalışır. Aydın Aydar‘ın da sıklıkla atıfta bulunduğu Yargıtay kararlarına göre, boşanma davalarında aldatma iddiasını ispatlamak amacıyla, mahkeme kararıyla elde edilen HTS kayıtları genellikle hukuka uygun delil olarak kabul edilmektedir. Buradaki kilit nokta, kayıtların mahkeme kanalıyla, yasal usullere uygun olarak istenmesidir. Eşin diğer eşin telefonunu gizlice karıştırarak, casus yazılımlarla veya başka hukuka aykırı yollarla elde ettiği iletişim bilgileri veya içerikleri ise “hukuka aykırı delil” sayılır ve mahkemede hükme esas alınmaz. Aydın Aydar, delilin nasıl elde edildiğinin, delilin kabul edilebilirliği açısından hayati önem taşıdığını vurgular. Yargıtay, özellikle sadakat yükümlülüğünün ihlali durumlarında, aldatıldığı iddia edilen eşin hakkını koruma ile özel hayatın gizliliği arasında bir denge kurarak, sınırlı da olsa HTS kayıtlarının kullanılmasına izin vermektedir. Ancak unutulmamalıdır ki, bu izin görüşme veya mesaj içeriklerini kapsamaz.
HTS Kayıtları Tek Başına Aldatmayı Kanıtlar Mı?
Avukat Aydın Aydar, HTS kayıtlarının genellikle tek başına aldatmayı (zinayı) ispatlamak için yeterli olmadığını belirtir. Bu kayıtlar, güçlü birer emare (belirti) veya yan delil niteliğindedir. Örneğin, eşin belirli bir numarayla gece geç saatlerde sık ve uzun süreli görüşmeler yapması veya belirli tarihlerde şüpheli bir üçüncü kişiyle aynı baz istasyonu bölgesinde sinyal vermesi, aldatma şüphesini kuvvetlendiren önemli bulgulardır. Ancak Aydın Aydar, bu tür verilerin genellikle başka delillerle (tanık beyanları, otel kayıtları, fotoğraflar, mesaj içerikleri – eğer hukuka uygun elde edilmişse vb.) desteklenmesi gerektiğini ifade eder. Mahkeme, HTS kayıtlarını diğer tüm delillerle birlikte değerlendirerek bir sonuca varacaktır. HTS kayıtlarının delil olarak ne anlam ifade ettiği ve mahkemece nasıl yorumlandığına dair daha kapsamlı bilgi için Avukat Aydın Aydar’ın HTS kayıtlarının delil değeri hakkındaki detaylı değerlendirmesi başlıklı makalesini incelemeniz faydalı olacaktır.
Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar ve Aydın Aydar’ın Tavsiyeleri
Boşanma davasında HTS kaydı talep etmeyi düşünen veya bu durumla karşılaşan kişilerin dikkat etmesi gerekenleri Avukat Aydın Aydar şu şekilde özetliyor:
- Yasal Yol: Kayıtlar mutlaka mahkeme aracılığıyla istenmelidir. Hukuka aykırı yollarla elde edilen veriler kullanılamaz ve hatta suç teşkil edebilir.
- Somut Gerekçe: Talep, soyut şüphelerden ziyade, belirli bir iddiaya (örn. zina) ve olaya dayandırılmalıdır.
- İlgili Dönem ve Numaralar: Talep edilecek kayıtların hangi zaman dilimini ve hangi telefon numaralarını kapsadığı açıkça belirtilmelidir.
- Profesyonel Destek: Sürecin hukuki ve teknik detayları nedeniyle, bir boşanma avukatından destek almak hak kayıplarını önleyecektir. Aydın Aydar, özellikle delillerin toplanması ve mahkemeye sunulması aşamasında uzman yardımının önemini vurgular.
Sonuç: Doğru Bilgi ve Stratejinin Önemi
Boşanma davalarında HTS kayıtlarının delil olarak kullanılıp kullanılamayacağı konusu, hem teknik hem de hukuki boyutları olan karmaşık bir meseledir. Evet, bu kayıtlar mahkeme kararıyla istenebilir ve aldatma iddialarını desteklemede önemli bir rol oynayabilir. Ancak bu süreç, özel hayatın gizliliği ile iddiaların ispatı arasındaki hassas çizgide yürütülmelidir. Avukat Aydın Aydar, bu konudaki bilgi kirliliğini ortadan kaldırmak ve taraflara en doğru bilgiyi sunmak amacıyla hazırladığı makalesiyle, boşanma sürecindeki bireylere değerli bir kaynak sunmaktadır. HTS kayıtları hakkında daha fazla bilgi edinmek ve kendi durumunuza özgü stratejiyi belirlemek için Aydın Aydar‘ın uzman görüşlerini içeren yazısını okumanız tavsiye edilir.